Genital Herpes (Uçuk)
ve Tedavisi
Genital herpes, herpes simplex virüsünden (HSV) kaynaklanan
bir hastalıktır, iki türü vardır. Tip 1 (HSV-1) genelde, dudaklar ve ağzın bir
enfeksiyonu olan oral uçuğa yol açar. Belirtiler yaygın olarak uçuk olarak
bilinir. Geçmişte HSV-1 in genital uçuğa neden olduğu biliniyordu ama bu
değişiyor, özellikle de küçük yaşta cinsel ilişkiye girmeye başlayan kişiler
arasında. Yine de, birçok vakada, genital herpes ikinci tip herpes virüsünden
kaynaklanır (HSV-2).
HSV-2 sinirlerde yaşar. Etkin olduğunda enfekte bölgenin
(cildin veya mukoz zarın) yüzeyine yol alır ve kendini kopyalar. Buna “dökülme”
denir çünkü bu yeni virüsler, bu sırada başka bir insana dökülebilir. Sonra
virüs sinirden genelde omurganın kökündeki sinir düğümüne (sinir dokusu
kütlesine) yol alır ve orada bir süre faaliyet göstermeden durur.
Kimlere genital
herpes geçer?
Gelişmiş ülkelerde 12 yaş ve üstündeki kişilerin yaklaşık
beşte biri genital uçuğa yol açan HSV-2 virüsüyle enfekte olmuştur ama %90 ı
bunu bilmez. (Buna karşılık, uzmanlar yetişkinlerin %50 ila %80 inde oral uçuk
olduğunu tahmin ediyor.)
Enfekte olan kadınların sayısı erkeklerden daha çoktur;
erkeklerde beşte birken kadınlarda dörtte bir. Çünkü virüs kadının cinsel
organlarını erkeğinkinden daha kolay enfekte edebilir. Genital uçuk insanlar
yaşlandıkça daha yaygın hale gelir. Ne kadar çok cinsel partner olursa hastalık
da o kadar yaygın olur.
İlk (asıl) nöbet
Kuluçka süresi (genital uçuğa maruz kaldıktan enfeksiyonun
ilk patlak vermesine kadar geçen süre) genelde 2 ila 14 gündür. Ama çoğu insan
ilk enfeksiyonlarını fark etmeyebilir. Tüm vücut etkilenip sizi grip olmuşsunuz
gibi hissettirebilir. Kabarcıklar cinsel organlar veya anüs etrafında ya da
virüsün vücuda girdiği bölgede ortaya çıkar. Kabarcıklar bir iki gün içinde
patlar ve ağrılı, sızıntılı yaralar haline gelir. Yaralar genelde (tedavisiz) 3
haftada iyileşir ve iz bırakmaz. Kadınlarda ortaya çıkan yaralar genelde erkeklerde
çıkan yaralardan daha uzun sürede iyileşir.
Tekrarlayan nöbet
Asıl nöbetten sonra, herpes simplex virüsü, yaraların ilk
ortaya çıktığı alanda cildin altındaki sinir hücrelerinde kalır. Virüs sinir
hücrelerinde kalır ama faaliyette bulunmaz, belirtilere neden olmaz. Çoğu
insanda, virüs zaman zaman etkinleşip hücreden cilde geçerek tekrarlanan
uçuklara (tekrarlayan nöbetlere) neden olur.
Tekrarlayan
nöbetlerden kaynaklanan yaralar, ilk nöbetteki yaralardan genelde daha
hızlı ve acısız iyileşir. İnsanlar stres, hastalık, yeni cinsel partnerler veya
adet dönemi gibi belli etkenlerin tekrarlayan nöbetleri tetikleyebildiğini
bildiriyor.
Tekrarlayan genital uçuk nöbeti geçiren kişilerin yaklaşık
yarısı, nöbet gerçekleşmeden birkaç saat veya birkaç gün önce onu hisseder.
Kabarcıkların ortaya çıkacağı yerde karıncalanma, kaşıntı, yanma, uyuşukluk,
hassaslık veya ağrı hissedebilirler.
Belirtilere sahip kişiler ilk birkaç yılda ortalama beş
nöbet geçirir. Çoğu kişi bundan sonra daha az nöbet geçirir. Tekrarlayan nöbet
düzeni (genital uçuğun ne kadar sıklıkla tekrarladığı ve ne kadar sürdüğü) çok
çeşitlilik gösterir. Bazı insanların her yıl bir sürü nöbeti olurken
diğerlerinin yalnızca bir tane olur ya da hiç olmaz.
HSV-1 den kaynaklanan genital uçuk, HSV-2 den kaynaklanan
genital uçuklardan daha az tekrarlar ve genelde daha az şiddetli belirtilere
neden olur.
Uçuk nasıl yayılır?
HSV-1 bir insandan bir insana genelde öpüşmeyle geçer.
HSV-1, oral seks (fellatio, cunnilingus, analingus) sırasında ağızdan cinsel
organlara da geçebilir. Eğer geçerse bu genital uçuk vakası olur.
HSV-2 genelde vajinal seks ve anal seksle geçer. Ama
HSV-1 in cinsel organları enfekte edip genital uçuğa neden olduğu gibi, HSV-2
de bir insanın cinsel organlarından başka birinin ağzına geçip oral uçuğa neden
olabilir.
HSV-2 cansız bir yüzeyde uzun süre yaşayamaz, o yüzden onu
örneğin tuvaletten veya jakuziden kapma riski yoktur.
Bulaşıcı dönem
HSV yi, asıl veya tekrarlayan bir nöbet sırasında uçuk
çıkarırsanız yayma olasılığınız en yüksektir. Ama genital herpese sahip birçok
insanın uçuklar olmadığında bile virüsü geçirebileceği zaman aralıkları (bir
nöbetten bir hafta veya bir hafta sonra) vardır. Bazı insanlar genital uçukları
olduğunu bilmediklerinde veya (ağrılı idrar gibi) genital herpeste genelde
görülmeyen belirtilere sahip olduklarında enfeksiyonu bulaştırabilirler.
Genital uçuğun
belirtileri nelerdir?
Genital uçuk belirtileri kişiden kişiye büyük ölçüde
değişiklik gösterebilir.
İlk (asıl) nöbet
Asıl genital uçuk nöbeti HSV yle ilk enfeksiyondur. Sonraki
(tekrarlayan) nöbetlerden daha uzun sürmeye ve daha şiddetli olmaya meyillidir.
Asıl nöbetin belirtileri şunlar olabilir:
·
Grip benzeri belirtiler, örneğin ateş, baş
ağrısı ve kas ağrıları. Bu belirtiler genelde bir hafta içinde geçer.
·
Nöbetin meydana gelmek üzere olduğu yerde
karıncalanma, yanma, kaşıntı ve kızarıklık (haberci belirtiler).
·
Peniste, vulvada ve vajinanın içinde ağrılı,
kaşıntılı kabarcıklar. Kabarcıklar anüs, kaba etler, uyluklar, erbezi
torbasında, tek başına veya küme halinde ortaya çıkabilir. Bunlar zar zor
görünebilir veya bozuk para büyüklüğünde olabilir.
·
Patlayan ve yüzeysel, ağrılı, sızıntılı yaralar
haline gelen kabarcıklar.
·
Ağrılı idrara çıkma.
·
Anormal vajinal veya üretral akıntı.
Bazen bir insan enfekte olduktan aylar hatta yıllar sonra
belirtileri yaşar. Bu da enfeksiyon kaynağı olan cinsel partneri tespit etmeyi
zorlaştırır.
Tekrarlayan nöbetler
Tekrarlayan HSV nöbetleri çatlayan, yaralaşan ve 6 ila 12
günde iyileşen ağrılı kabarcıklara neden olabilir. Tekrarlayan nöbetlerin
belirtileri genelde genital kabarcıklar, yaralar ve şişlin bezlerle sınırlıdır.
Kabarcıkların en ağrılı oldukları zaman ortaya çıktıkları ilk 24 saattir. Çoğu
kişi tekrarlayan nöbetlerde grip benzeri belirtiler yaşar. Tekrarlayan belirtiler
genelde daha şiddetsiz olur ve ilk nöbetler kadar uzun sürmez.
Hem ilk hem de tekrarlayan nöbetlerdeki genital herpes
enfeksiyon belirtileri kadınlarda erkeklerden daha şiddetli geçer.
Nasıl teşhis edilir?
Genital uçuk genelde tıbbi geçmişinize ve fiziksel bir
muayeneye bağlı olarak tanılanır. Kadına jinekolojik muayene yapılır. Pap testi
genital uçuğa özel değildir ama kadının tıbbi tarihçesine göre onu da kapsar.
HSV enfeksiyonunu kontrol etmek için erkeğe genital muayene yapılır.
Genital uçuk nasıl
tedavi edilir?
Başlangıç tedavisi
Çoğu insan ilk (asıl) genital uçuk nöbetinden sonra
antiviral ilaçlar alarak rahatlar ve belirtileri geçer. İlk genital herpes
nöbetlerini tedavi etmek için antiviral ilaçlar, örneğin asiklovir, famsiklovir
veya valasiklovir önerilir. Reçetesiz satılan ilaçlar, örneğin ibuprofen veya
asetaminofen, genital uçuktan kaynaklanan ağrı ve ateşi azaltabilir.
Devam eden tedavi
Genital herpesin tekrarlayan nöbetleri için antiviral
ilaçlar alma kararı nöbetlerin ne kadar sürdüğüne, ne kadar ağır geçtiğine ve
ne sıklıkta tekrarladığına bağlıdır. Sık sık nöbet geçirmeyen kişiler düzenli
olarak ilaç almak istemeyebilir.
Antiviral ilaçlar genital uçuk yaralarının iyileşmek için
geçen süreyi azaltır ve birkaç nöbeti de önlemeye yardımcı olur. Antiviral
ilaçların ek bir yararı da cinsel partnerlerin birbirine HSV geçirme
olasılığını azaltmasıdır.
Tekrarlayan nöbet riskini azaltmak için, nöbetleri
tetikleyen etmenleri, örneğin güneşe çıkmak, yorgunluk, genital bölgenin
tahrişi ve stresi azaltın veya onlardan kaçının.
Önleme
Genital uçuk (HSV) enfeksiyonu veya cinsel yolla bulaşan bir hastalık geçirme riskinizi azaltmak için önlemler alabilirsiniz. HSV yi partnerlerinize geçirme riskinizi de azaltabilirsiniz. Güvenli cinsel ilişki ve prezervatif kullanımı alacağınız önlemler arasındadır.
Genital Siğiller ile
Rahim Ağzı Kanseri İlişkisi
Genital siğiller (kondilom) cinsel yolla bulaşan ve human
papilloma virus (HPV) adı verilen bir virüsün neden olduğu enfeksiyonlardır.
HPV virüsünün genital mukozada oluşturduğu yaralara "genital siğil"
denir. Vajina, penis, vulva veya anüs çevresinde ortaya çıkan birkaç milimetre
çapında, kırmızımsı veya kahverengimsi kabarıklıklardır. Toplumda çok sık
görülen bir enfeksiyondur. Genel olarak her on kişiden birinde genital siğil
olduğu söylenebilir.
Genital siğil, HPV hastalığı taşıyan bir bireyle girilen her
türlü cinsel ilişki ile bulaşabilir. Virüs, ilişki sırasında ciltte ortaya
çıkan mikroskopik yırtıklar ve sıyrıklar vasıtası ile ciltten cilde temas yolu
ile bulaşır. Virüsün erkek menisi içinde de saptanması vücut sıvılarının teması
yolu ile de bulaşabileceğini düşündürmektedir. Virüs ile temas eden herkeste
enfeksiyon bulguları ortaya çıkmaz ancak kondilom ortaya çıkan bireylerin %60 -
90'ının partnerinde de virüs olduğu saptanmıştır.
Virüs bir kere vücuda girdikten sonra uzun yıllar sessiz
kalabilir. Cinsel yönden aktif olan herkeste görülebilir. En çok birden fazla
sayıda partneri olan, ya da partneri birden fazla kişi ile birlikte olmuş 15-30
yaş arası kişilerde görülür. Gebelik esnasında çok hızlı bir seyir izler.
Nadiren anneden bebeğine geçebilir.
HPV sadece genital siğillere neden olmaz. Bu virüsün 60'dan
fazla değişik alt grubu vardır ve bu gruplardan bazılarının rahim ağzı
kanserine neden olduğu bilinmektedir.
Genital Siğil ve
Rahim Ağzı Kanseri
Rahim ağzı (serviks) hücrelerden oluşan ince bir doku
tabakası ile kaplıdır. HPV bu hücrelere girebilir. Enfekte olan hücreler
anormal hücreler haline gelerek veya zarar görerek farklı şekilde büyümeye
başlarlar. Bu hücrelerdeki değişimler kanser öncesi olarak bilinen bir değişim
olmaya doğru ilerleyebilirler. Rahim ağzını kaplayan ince dokudaki değişimlere
displazi veya servikal intraepitelyal neoplazi (CIN) adı verilir. Çoğu kadının
bağışıklık sistemi virüsü kansere dönüşmeden yok eder. Fakat bazı kadınlarda
HPV bağışıklık sistemi tarafından yok edilmez ve vücutta kalır. Bu durumda HPV
kansere ya da daha sık olarak kanser öncesi oluşumlara yol açabilir.
Genellikle rahim ağzı kanserinin oluşması yıllar sürer. Bu
süre içinde HPV enfeksiyonu rahim ağzı üstündeki veya çevresindeki hücreleri
anormal hücreler haline getirir. Smear testi (Pap smear veya servikal sitoloji
taraması) anormal hücre değişimlerini erken evrede saptayarak kansere
dönüşmeden tedavi edilmelerine olanak sağlar. Smear sonucu anormal veya şüpheli
çıkan 30 yaş ve üstü kadınlarda ek olarak HPV tiplemesi de yapılır. Bu test
13'ten fazla yüksek risk grubu HPV türünü saptayabilir.
Teşhis ve Testleri
Rahim ağzı kanserinin tespitinin en önemli unsuru düzenli
olarak her yıl yapılması gereken kontrollerdir.
Vajinal smear testi bir tarama testidir ve bu kontrollerin
en önemli bileşenidir. Vajinal simir testinde problemli olarak görülen sonuçlar
üzerine detay araştırmalar yapılır. İlk olarak kolposkopi denen ve yaklaşık 30
ila 40 kat büyüten bir tür mikroskop aracılığıyla rahim ağzı bölgesi doğrudan
gözlenir. Gözlem sırasında herhangi bir sorunlu bölgeyle karşılaşıldığında,
kolposkop üzerindeki aparat aracılığıyla biyopsi yapılır. Bu yolla rahim
ağzında kanserleşmekte olan öncü lezyonların olup olmadığı anlaşılır. Alınan
dokular patolojiye gönderilir. Patoloji, bu bölgede kanserli bir alan olup
olmadığını daha net bir şekilde tespit eder.
Rahim ağzı kanserinde tanıya giden yolda ana unsur smear
testidir. Ama smear testi bir tarama testidir ve burada sorun çıkan kadınlarda
mutlaka kolposkopi yapılır. Kolposkopla sorunlu alanlardan biyopsi yapılır.
Genital siğil riskini azaltmanın en etkili yolu birden fazla
sayıda partner ile birlikte olmamaktır. Ancak bunun mümkün olmadığı durumlarda
prezervatif en etkili önlem yoludur. Prezervatif siğillerin yanı sıra cinsel
yolla bulaşan AIDS'de dahil olmak üzere pek çok hastalığa karşı koruma sağlar. Ancak
siğiller kondomun kapladığı alan dışında da bulunabildiğinden prezervatif zaman
zaman etkisiz kalabilir.